26 Temmuz 2008 Cumartesi

Heath Ledger öldü














'Kara Şövalye'yi ağlamadan izlemek mümkün mü?

Heath Ledger, ölümünden sonra gösterime giren ‘Kara Şövalye’de gözlerimizin önünde son defa döktürürken ağlamamak mümkün değil. Onun canlandırdığı Joker, belki de en iyisi olarak anılacak hep...




















Çocuk yaşlarda Joker rolüyle hayranı olduğumuz Jack Nicholson, sonradan ‘hep aynı hep aynı’ kalıp gözümüzde basamak basamak düşerken bir dönem ona hayran olan jenerasyon büyüdü ve kendi Joker’lerini çıkarıyor. Tabii kendi defolarıyla. Bunlardan ilki genç yaşta (28) ölüvermek. Şimdi Heath Ledger gözümüzün önünde son defa döktürürken ağlamamak mümkün mü?
Heath Ledger’ın öyle ‘çocukluğumdan beri performans sanatlarına çok meraklıydım’ ya da ‘kızkardeşlerimle her Noel ailemize tiyatro oyunları sergilerdik’ gibi bir oyunculuk macerası yok. Akıllı çocukmuş, liseden sonra ne yapacağını bilmediğinden atlayıp Sydney’e gitmiş ve olaylar birbirini takip etmiş. 1999 yılında ‘10 Things I Hate About You’da ‘eşekherif’ten dönme romantiği canlandıran Ledger’ı beğenmekle kalmakta hayli zorlanmış ‘A Knight’s Tale’de ise pes etmiştik. Kendisi de ‘A Knight’s Tale’e kadar oyunculuğu eğlence için yapıyormuş. İşin ciddiyetine vardığında eski filmlerinde tek gördüğü “hatalar, özensizlik ve detaylar konusundaki duyarsızlığı” olmuş.
Bu dikkat çekici başrolün ardından dört sene boyunca bol seyircili filmlerin ya da başrollerin devamı gelmedi. ‘Monster’s Ball’daki kısa rolüyle beğeni kazandı. ‘The Order’ ve ‘Lords of Dogtown’ arada kaynarken Terry Gilliam’ın ‘Brothers Grimm’i diğer başroller Matt Damon ve Monica Bellucci’ye ait olmasına rağmen seyirci çekmedi. Ama Ledger’ın sürekli olarak bu romantik yakışıklı kılıfından çıkmaya ve yeni roller denemeye çalıştığı gözden kaçmıyordu. Bu çaba ona belki daha geç ama kesinlikle daha kuvvetli bir kariyer getirecekti. (Akıllı çocuk demiştik.) Sonunda ‘Brokeback Dağı’yla bir anda bir yerlerden hatırladığınız o yakışıklı çocuk olmaktan çıkacaktı. Artık kabul görmüş oyuncu klasmanına ilk adımını atmıştı. Her şey şimdi başlıyordu.

Kendimi tekrar edemem’

Önce ‘Casanova’yla romantizme döndü. Ardından gelen bağımsız yapım ‘Candy’deki uyuşturucu bağımlısı Dan performansıyla sevenlerine ciddi sözler verdi. Bob Dylan’ı canlandırdığı bir sonraki filmi ‘I’m Not There’de ise verdiği sözleri bir bir yerine getirmeye başladı.
2007 yılının Kasım ayında New York Times’dan Sarah Yall’a verdiği röportajda “Kendimi tekrar edersem zaman kaybediyor gibi hissediyorum. Çıkardığım işten gurur duyduğumu söyleyemem” diyordu ‘I’m Not There’deki rolü için. “Yaptığım her şeyle ilgili hissim bu. Eğer bir gün ‘İşte bu iyi oldu’ dersem o zaman başka bir iş yapmam gerekir.”
Filmin yönetmeni Todd Haynes ise Ledger için “Yaşını almış aktörler gün geçtikçe daha da çocuksu görünmeye başlarlar çünkü yaşlanmayı reddederler. Heath az rastladığınız o muhakemesi kuvvetli ve yaşlarından beklenmeyecek bir olgunluğa sahip genç insanlardan” diyordu.
Heath Ledger için esas patlama ABD’de geçtiğimiz hafta vizyona giren ‘Kara Şövalye’yle yaşandı. Şimdi tüm sinema dünyası 22 Ocak’ta Brooklyn’deki dairesinde yüksek dozda ilaç alarak ölen Ledger’ın ölümünün ardından Oscar’a aday gösterilen nadir oyuncular arasına gireceğinden hatta belki de ölümünün ardından Oscar alacak ikinci oyuncu olabileceğinden bahsediyor. Elbette yazın ortasında vizyona giren bir filmin Oscar töreninde adının anılması pek görülmüş şey değil. Ancak Ledger’ın Joker rolündeki başarısı anladığımız kadarıyla öyle magazinsel gerekçelerle üstü örtülecek cinsten değil.
“Ledger’ın izlemesi heyecan verici, ince eleyip sık dokunduğu belli, yaralı yüzlü, bir sebebe gerek duymaksızın manyak ve sinir bozucu Joker’i insana ‘Brokeback Dağı’ndaki sessiz kovboy rolünü hatırlatıyor. Ama tamamen teryüz edilmiş halini. Sanki ‘Sinek’te (The Fly, 1986) teleporter’dan geçen yaratık gibi” diyor The Guardian’dan John Patterson. Ledger’ın kendi deyimiyle: “Psikopat şizofren bir seri katil/palyaço ve hiç empatisi yok.”
Ledger, Joker olarak çıkardığı işten memnun muydu bilemeyiz ama Joker’i canlandırmaktan büyük zevk aldığını defalarca söylemişti. Bu durum onun için uykusuzluk (haftalarca günde ortalama iki saat uyuyor, ilaç aldığı zamanlardaysa tek ilaç onu asla kesmiyor, ikinci ilaçsa sadece bir saat uyutabiliyordu) ve bolca stres demekti. Ancak ‘Kara Şövalye’deki rol arkadaşı Christian Bale, Ledger’ın ölümünü Joker’i canlandırırken yaşadığı iddia edilen maddi ve manevi zorluklara bağlamanın spekülasyon yaratmaya çalışmaktan başka bir şey olmadığını söylüyor. Bale, Ledger için “Rolden çıktığı anda beraber takılması çok keyifli bir insana dönüşürdü” diyor.
Şimdi Ledger’dan geriye eleştirmenlerin yere göğe sığıdıramadığı bir Joker, hala yapım aşamasında olan Terry Gilliam filmi ‘The Imaginarium of Doctor Parnassus’ ve Dawson’s Creek’te görür görmez ‘Bu kızda bi iş var’ dediğimiz Michelle Williams’tan 2005 yılında dünyaya gelen kızı Matilda kaldı. Heath Ledger’ın koyu renk sesini son defa yeni bir filmde duymak gözlerimizi yaşartacaksa yaptığı işteki başarısı içimize su serpecek.

Gişelerin tozunu attı


Batman serisinin son filmi ‘Kara Şövalye’, Amerika’da box office rekorlarını tozunu attırıyor. 18.5 milyon dolar hasılatla ilk seans, 66.4 milyon dolarla ilk gün rekorlarını kıran ‘Kara Şövalye’, şimdi de ilk üç günde elde ettiği 155.5 milyon dolarla tüm zamanların en iyi haftasonu açılış rekorunu aldı. Önceki rekor 151 milyon dolarla ‘Örümcek Adam 3’e aitti.

10 üzerinden 9.7 puan


‘Kara Şövalye’nin inanılmaz başarısı sadece gişede değil. Hem eleştirmenlerden hem de izleyicilerden tam not alan film, sinema sitesi imdb’de en iyi 250 film listesinde 1 numara oldu. Filmin yaklaşık 50 bin kişiden aldığı ortalama puan 10 üzerinden 9.7.
Eleştirmenlerin filmle ilgili yorumları için bir iki örnek:
“Eğer performansı bu kadar canlı olmasaydı Ledger’ın ölümü filmi gölgeleyebilirdi. Ama Ledger’ın Joker’i o kadar korkunç ve performansı o kadar şiddetli ve gerçekçi ki onun Ledger olduğunu anında unutuveriyorsunuz.”
Manohla Dargis - NY Times “Joker performansı ‘delicesine harika’. Jack Nicholson’ın yüzeysel ve komik Joker’i gitmiş komik olduğunda bile insanın gülmekten korktuğu bir Joker gelmiş.”
Peter Travers - Rolling Stone “Ledger filmin temel taşı ve Joker rolünde muhteşem.”
Mick LaSalle - SF Chronicle “Ledger eski Jokerler’in palyaço gibi görünmesine sebep oluyor.” Justin Chang - Variety

Hiç yorum yok: